9. Sınıf öğrencimiz Şems Polat’a göre “matematik esasen sonu olmayan bir keşfetme ve ilişkileri anlama dünyası”. Vaktinin önemli bir kısmını matematik teoremleriyle ve matematiksel ispatlarla geçirmekten büyük keyif duyuyor. Final Mathematical Cup’ta gümüş madalya kazandı. Nasıl hazırlandığını, ne gibi planları olduğunu ve matematiği neden bu kadar çok sevdiğini konuştuk.
Bize başarının ayrıntılarını anlatır mısın? Hangi turnuvaydı? Derecen neydi?
‘Final Mathematical Cup’ oldukça yakın geçmişte başlatılan bir matematik olimpiyatı yarışması. Sınavı standart bir matematik olimpiyatıyla aynı, dört soru var ve çözmek için 4,5 saat veriliyor. Her bir soru derin bilgi gerektiriyor ve matematiğin şu alanlarıyla ilgili: Geometri, Sayı Kuramı, Cebir/Analiz, Ayrık Matematik. Yarışma kurallarına göre, sadece IMO (Uluslararası Matematik Olimpiyatı), EMC (Avrupa Matematik Kupası) gibi uluslararası olimpiyat sınavlarına girmiş olanlar katılabiliyorlar. Ben daha önce bir EMC’ye girdiğim için kabul edildim ve Final Mathematical Cup’ta gümüş madalya kazandım.
Bu turnuvaya nasıl hazırlandın?
Dürüstçe söylemem gerekir ki, FMC için özel bir hazırlık yapmadım; bununla birlikte, İstanbul Matematik Olimpiyatı ekibi olarak dersler ve alıştırmalar yoluyla her zaman hazırlık sürecindeyiz, bu da bir bakıma turnuvaya hazırlık sayılır.
Ne zamandan beri matematiğe ilgi duyuyorsun?
Henüz ilkokuldayken, babamın öğrencisi ve benim rehberim olan Cihan Pehlivan’la birlikte matematiğe bir ilgi alanı olarak çalışmaya başladığımdan itibaren başladı. Sonra TÜBİTAK’ın birinci aşama Olimpiyat sınavını geçip mutlu olunca, matematiğin olimpiyat yönüyle daha fazla ilgilenmeye başladım ve halen bununla ilgili çalışıyorum.
Matematikte neyi seviyorsun? Neden matematikle bu kadar ilgileniyorsun?
Bu bir soyut yanıt olabilir, ancak becerebildiğim kadar şekillendirmeye çalışayım. Matematik esasen sonu olmayan bir keşfetme ve ilişkileri anlama dünyası. Çoğu insan matematiği lise müfredatı çerçevesinde öğretilen bir şey olarak algılıyor; halbuki, söylediğim gibi, bundan çok daha fazlası. Teoremlerde ve ispatlarda belirsizliğe yer yoktur, matematiği sevme nedenlerimden biri de bu, çünkü ondaki yüksek amaç ve ilke başka alanlarda görülemiyor. Ayrıca, sadece matematik olmanın ötesinde, dünyayı anlamak ve başka alanlara uygulamak için elzem bir araç. Nobel ekonomi ödüllerini kazananlara bakarsak, her biri matematikçi. Ben bu alana ilgi duysam da, gelecekte kesinlikle akademisyen olmak ve ders vermek istemiyorum; onun yerine, bu bilgi birikimini kazanmak ve iş dünyası gibi başka yerlerde uygulamak istiyorum. Dolayısıyla, soruya dönersek, eleştirel düşünceyi teşvik etmekten hayal gücünü harekete geçirmeye kadar, matematiği eşsiz kılan birçok yön var, dünyada fark yaratan da budur.
Matematik becerilerini geliştirmeye bu kadar çok zaman ayırmanın ne gibi avantajları var?
Her şeyden önce şu gerçeği söylemek isterim, okulda müfredatımız kapsamında hepimiz matematik becerileri üzerinde çalıyoruz fakat odak noktalarımız farklı. Olimpiyatlarda ve gerçek matematik dünyasında işler ispatlarla yürür. Her ifadenin arkasında mantıksal bir düşünce olmalıdır, buna ispat da denir; dolayısıyla eleştirel düşünce becerilerini ve benzer davranış becerilerini kesinlikle geliştirir. Buna ek olarak insana akademik açıdan yararlı olur çünkü matematiğe ilgi duyanlar okuldaki matematik derslerinde olup bitenlere aşinadır. Son olarak fakat bir o kadar önemli husus da, matematik yoluyla müthiş bir iletişim ağının ve bir topluluğunun parçası oluyorsunuz.
Matematik becerilerini nasıl, nerede ve kimlerle birlikte geliştirmeye çalışıyorsun?
Bugünlerde, İstanbul Matematik Olimpiyatı Takımında olduğum için, arkadaşlarımla orada sürekli çalışmalar yapıyoruz. Ayrıca çok deneyimli ve seçkin bir profesörle ve bir öğretmenle, Refail Alizade ve Yunus Al ile iletişim halindeyim.
Bir sonraki adımın ne olacak? Önümüzdeki aylarda bu alanda neler yapmayı planlıyorsun?
Olimpiyatlara ilgi duyan herkes gibi, benim de birincil hedefim TÜBİTAK’ın Liselerarası Matematik Olimpiyatlarının 1. Aşama, 2. Aşama ve Takım Seçmeleri sınavlarını geçmek. Her şey yolunda giderse, olimpiyatların en yüksek düzeyi olan Uluslararası Matematik Olimpiyatına [International Mathematics Olympiads (IMO)] katılmayı ümit ediyorum. Dolayısıyla şu andaki çalışmalarım bu hedefe yönelik.
Ayrıca, matematik kültürünü iletişim ağımda yaymaya çalışıyorum; arkadaşlarım ve ben Robert Kolej'de bir Matematik Girişimi başlatmak için çalışmalar yapıyoruz, matematiğe biraz ilgi duyan herkes katılabilecek. Başlıca amacımız, bu girişimde ilgi düzeyi az olanlardan başlayarak derin matematik bilgisi olanlara kadar geniş bir yelpazedeki insanları bir araya getirmek. Matematiğe ilgi duyan veya merak eden herkesi gelecek yıl bu girişime katılmaya davet ediyorum.
